(Bu makale, 24-25 EKİM 2014 tarihlerinde Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Yazarları Birliği tarafından düzenlenen I. Uluslararası Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Sempozyumu’nda bildiri olarak sunulmuştur.)
Özbek çocuk edebiyatı Türk dünyası edebiyatları arasında en eskilerinden biridir. Her bir edebiyat folklorla bağlı olduğu gibi, Özbek çocuk edebiyatının temeli de Özbek halk edebiyatıdır. Üç bin yıl öncelerinden ağızdan ağıza geçerek bugünlere ulaşmış atasözleri, bulmacalar, masallar, efsaneler, mahnılar, şiirler, ağıtlar, destanların çocuklar terbiyesinde, eğitiminde büyük bir payı vardır. 1990`lı yıllara kadar Özbekistan Fenler Akademisi Dil ve Edebiyat Enstitüsü tarafından hazırlanmış 100 ciltli folklor örnekleri 39 cilt olarak ‘‘Özbek Halk İcadı’’ dizisinde Taşkent`te basılmıştır. Her biri 50-60 bin adette basılan bu kitapları milyonlarca gençler okudu, ayrımları dünya dillerine çevirldi, onlara ait ilmi tetkikatlar yapıldı. İkinci delil şu: Semerkent`i başkent yapan, milattan önçeki 626 y.da öldürülmüş hakan Alp Er Tuna hakkındaki mersiye şiir olarak aynı o zamanda yazılmıştır. Yani o en eski Türk şiiridir. Onun 1926 ve 1995. y.da kitab olarak basılması bu büyük kahramanı çocuklara, gençlere tanıtılmasını sağlamıştır. Son iki bin yıllıkta Türkistan`a baskın yapan Fars`lar, Yunan`lar, Arap`lar, Ruslara karşı bağımsızlık mücadelesi veren Tomris, Şırak, Mukanna, Dükçü İşan gibi halk kahramanları hakkındaki tarihi ve edebi eserler de çocuklara vatanseverlik, erkseverlik ruhunun aşılanmasını teminleyen önemli yayınlardır.
Avrupa ilmine, ayarına uygun çocuk edebiyatı Türkistan`da XX y.y. başlarında oluşmuştur. Abdulla Evlaniy`in ‘‘Ustad-i Evvel’’ (1902), ‘‘Birinci Muallim’’ (1908), ‘‘’İkinci Muallim’’ (1912), ‘‘Türki Gülistan’’ (1913) gibi okul ve ahlak kitapları, Hamza`nın ‘‘Kıraat’’ (1915) gibi eserleri çocuk edebiyatı yönündaki ilk yapıtlardır. Genellikle 1920.yıllara kadar çocuklar için 50 den fazla alfabe ve ders kitaplarının eski Özbek yazısında yayınlandığı o dönemden Özbek çocuk edebiyatının gelişme yoluna girdiğini göstermektedir.
XX y.y. Özbek çocuk edebiyatı bundan bin yılca önce yaratılan eski edebiyatımıza, ondaki edep, ahlak konulu eserlerine dayanarak gelişmiştir. Yesevi ve Hekim Ata`ların Hikmet kitaplarını, Yügneki ve Has Hacib`in bilim ve devlet, millet konusundaki destanlarını, Rabguzi, Nevai, Babur, Ebulğazihan, Gulhani gibi büyük kalemlerin eğitici kitaplarını okuyan çocuklar sayesinde bugünkü Özbek toplumu, bugünkü Özbek kültürü ortaya çıkmıştır. Onların eserlerinin zaman zaman 10 binlerce, 100 binlerce adette basıldığı çocuk edebiyatının gelişimine ve toplumun da manevi yükselişine hizmet etmiştir.
1930-1960.y. arasında çocuk edebiyatı şiir, destan, masal, öykü, roman, dram ve çeviri eserleri olarak gelişmiştir. XIX asırda yaşayan Rus edebiyatçısı V. Beliniskiy`in, ‘‘İnsan kaderini terbiye halletecektir’’ sözü o dönemdeki kabiliyetli kalemler için de icatta ana çizgi sayılmıştur. Yani bütün eserlerdeki maksat, gaye devlete, halka, vatana hizmet yapacak genç nesil terbeiyesi olmuştur. Aybek, Osman Nasır, Hamit Alimcan, Mirkerim Asim, Zafer Diyar, Sultan Cora, Kuddus Muhammadi, İlyas Müslim, Kudrat Hikmet, Hekim Nezir, Yakubcan Şükürov, Polat Mümin gibi şair ve yazarlar o yıllardaki Özbek çocuk edebiyatının terakkisine hizmet ettiler. Onların eserleri ortalaama 15-20 binden, ayrım çok okulan kitaplar ise 45-60 binden basılmıştır.
1970-1990.y.da çocuk kitaplarının tiraji 75-100 binlere yükselmiştir. Bu dönemde Hudayverdi Tohtabayev, Nasır Fazılov, Sünnetilla Anarbayev, Farhat Musacanov, Sefer Bernayev, Murat Hıdır gibi yazarlar romanları, öykülerile, aziz Abdurazzak, Miraziz Azam, Tursunbay Adaşbayev, Enver Abitcan gibi şairlar ise şiir türündeki eserleriyle çocuk edebiyatının gelişmesine etki yapmışlardır. Özellikle Özbekistan Halk yazarı Hudayverdi Tohtabayev`in ‘‘ Sihirli Kalpakca’’, ‘‘Sarı Devin Ölümü’’ gibi dünyanın 28 diline çevirilen romanlarının Avrupa, Asya memleketlerinde yayınlanması Özbek çocuk edebiyatının cihana tanınmasında etkili olmuştur. Onun bu romanlarını Ahsen Batur Türkçeye de çevirip, 2003 y.da İstanbul`da yayınlatmıştır. (1)
Şurada yayınlarla ilgili bir meseleye değinmek isterim. Bu çeviri kitap içinde ayrım bölümlerdeki olaylara ait resimler de verilmiştir. Resimler Gülay Nilgin Şahinin`dir. İyi resimler. Yazarın bu ünlü romanları Özbekçe`de birçok defe resimlerle yayınlanmıştır. Bu gibi çeviri kitapların yayınlarında orijinaldaki resimleri kullanmak tecrübesi de var. Mesele, Atsız`ın Bozkurtların Ölümü romanını çeviririp, 2000 y.da yayınlattığımda, eserein orijinalındakı resimlerden yararlanmıştık. Yalnız ressamın adı orijinalda yazılmadığı dolayısıyla Özbekçe`de de ressam hakkında bilgi verilmemmişti. İşte, kitab yayınlanırken, ressam ve editorların adları da yazılması yararlıdır.
Bu makalenin ikinci bölümü de gazetemizde yayınlanacaktır.