Unuttuğumuz şeyler var:
Bir kalbimiz…
Bir de çocuklar…
Bir de gökyüzü…
Üçü de çok yakınımız/da…
Üçü de çok uzağımız/da…
Kalbimiz… telâşlarımızın bitmesini bekler.
Ağlar; içten içe; duymayız;
Mütevazı ve sessiz…
Çocuklar… ellerini alsak avuçlarımıza;
Dolacaklar içine gözlerimizin…
Gökyüzü… başımızı kaldırınca…
Kendimizi unutarak yaşıyoruz;
Çocukların ellerinden tutmayarak…
Gökyüzüne bakmayarak…
Dur duraksız yaşıyoruz; koşarak…
Nefes nefese…
Kan ter içinde…
Nasıl, nereye, niye?!…